top of page

Zero Trust Mimarisi: Kurumsal Siber Güvenlik İçin Kapsamlı Uygulama Rehberi

Kurumsal zero trust mimarisi, günümüzün karmaşık siber tehdit ortamında şirketlerin hayatta kalabilmesi için kritik bir güvenlik yaklaşımıdır. Geleneksel "güven ve doğrula" modelinin aksine, zero trust güvenlik "hiçbir şeye güvenme ve her şeyi doğrula" prensibini benimser.


hacker
Türkiye'deki siber güvenlik olaylarının %35'i iç tehditlerden kaynaklanmaktadır.

Türkiye'deki kurumsal şirketler, artan siber saldırılar, uzaktan çalışma trendleri ve KVKK gibi yasal düzenlemeler nedeniyle zero trust mimarisine geçişi hızlandırmaktadır. Bu kapsamlı rehber, Türk şirketlerinin zero trust güvenlik modelini nasıl uygulayacağını, hangi teknolojileri kullanacağını ve yasal uyumluluğu nasıl sağlayacağını detaylı olarak açıklamaktadır.


Zero trust mimarisi, özellikle bankacılık, sağlık ve finans sektörlerinde faaliyet gösteren Türk şirketleri için kritik önem taşımaktadır. Bu sektörlerdeki şirketler, hem müşteri verilerini korumak hem de düzenleyici otoritelerin gereksinimlerini karşılamak zorundadır.


Geleneksel Kurumsal Siber Güvenlik Modellerinin Sınırları 


Geleneksel kurumsal siber güvenlik modelleri, "kale ve hendek" yaklaşımına dayanmaktadır. Bu model, şirket ağının dış çevresini güçlü güvenlik duvarları ile korurken, iç ağda serbest hareket etmeyi sağlar. Ancak bu yaklaşım, günümüzün dinamik iş ortamında yetersiz kalmaktadır.


Türk şirketlerinin karşılaştığı temel güvenlik zorlukları şunlardır:


Hibrit Çalışma Ortamları: COVID-19 sonrası dönemde, Türkiye'deki şirketlerin %78'i hibrit çalışma modelini benimsemiştir. Bu durum, geleneksel çevre güvenliği modellerini etkisiz hale getirmektedir. Çalışanlar evden, kafelerden ve farklı lokasyonlardan şirket kaynaklarına erişim sağlamakta, bu da güvenlik açıklarını artırmaktadır.


Bulut Hizmetlerinin Yaygınlaşması: Türk şirketlerinin %65'i en az bir bulut hizmetini aktif olarak kullanmaktadır. Geleneksel güvenlik modelleri, bulut ortamlarının dinamik yapısını korumakta yetersiz kalmaktadır. Özellikle multi-cloud stratejileri benimseyen şirketler, tutarlı güvenlik politikaları uygulama konusunda zorlanmaktadır.


İç Tehditler: Türkiye'deki siber güvenlik olaylarının %35'i iç tehditlerden kaynaklanmaktadır. Geleneksel modeller, şirket içindeki kullanıcıları varsayılan olarak güvenilir kabul ettiği için, bu tür tehditleri tespit etmekte zorlanmaktadır.


Gelişmiş Kalıcı Tehditler (APT): Türk şirketlerine yönelik APT saldırıları son üç yılda %120 artmıştır. Bu saldırılar, çevre güvenliğini aştıktan sonra ağ içinde uzun süre gizli kalabilmekte ve kritik verilere erişim sağlayabilmektedir.


Zero Trust'ın Temel Prensipleri 


Zero trust güvenlik mimarisi, üç temel prensip üzerine inşa edilmiştir:

Hiçbir Şeye Güvenme: Zero trust modelinde, ağ konumu, cihaz türü veya kullanıcı kimliği ne olursa olsun, hiçbir varlığa otomatik güven verilmez. Her erişim talebi, kapsamlı doğrulama süreçlerinden geçirilir.


Her Şeyi Doğrula: Tüm kullanıcılar, cihazlar ve uygulamalar, kaynaklara her erişim sırasında kimlik doğrulaması yapmak zorundadır. Bu doğrulama süreci, çoklu faktör kimlik doğrulama, cihaz durumu kontrolü ve davranış analizi gibi çeşitli yöntemleri içerir.


En Az Ayrıcalık Prensibi: Kullanıcılar ve sistemler, yalnızca görevlerini yerine getirmek için gerekli olan minimum düzeyde erişim yetkisine sahip olur. Bu yaklaşım, potansiyel güvenlik ihlallerinin etkisini sınırlandırır.


Sürekli İzleme ve Doğrulama: Zero trust mimarisi, statik güvenlik politikalarından ziyade dinamik ve sürekli izleme yaklaşımını benimser. Kullanıcı davranışları, cihaz durumları ve ağ trafiği sürekli olarak analiz edilir.


Mikro-Segmentasyon: Ağ, küçük güvenlik bölgelerine ayrılır ve her bölge arasındaki trafik kontrol edilir. Bu yaklaşım, bir güvenlik ihlali durumunda saldırganın lateral hareketini engeller.


Türk Şirketleri İçin Zero Trust Zorunlulukları 


Türkiye'deki kurumsal şirketler, çeşitli faktörler nedeniyle zero trust mimarisine geçiş yapmak zorundadır:


Yasal ve Düzenleyici Gereksinimler: KVKK (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu), şirketlerin kişisel verileri korumak için uygun teknik ve idari tedbirleri almasını zorunlu kılmaktadır. Zero trust mimarisi, bu gereksinimleri karşılamak için etkili bir çerçeve sunmaktadır.


Sektörel Düzenlemeler: Bankacılık sektöründe BDDK düzenlemeleri, sigorta sektöründe Hazine ve Maliye Bakanlığı gereksinimleri, sağlık sektöründe hasta verilerinin korunması zorunlulukları, şirketleri gelişmiş güvenlik mimarilerine yönlendirmektedir.


Siber Güvenlik Tehditleri: Türkiye, siber saldırıların en yoğun yaşandığı ülkeler arasında yer almaktadır. Özellikle kritik altyapı sektörlerinde faaliyet gösteren şirketler, gelişmiş güvenlik mimarilerine ihtiyaç duymaktadır.


Dijital Dönüşüm Süreçleri: Türk şirketlerinin %85'i dijital dönüşüm projelerini hızlandırmıştır. Bu süreç, geleneksel güvenlik modellerinin yetersiz kalmasına neden olmakta ve zero trust yaklaşımını zorunlu hale getirmektedir.


Uzaktan Çalışma ve Hibrit Modeller: Türkiye'deki şirketlerin %70'i kalıcı hibrit çalışma modellerini benimsemiştir. Bu durum, geleneksel çevre güvenliği modellerini etkisiz hale getirmekte ve zero trust mimarisini gerekli kılmaktadır.


Zero Trust Bileşenleri ve Teknolojileri 


Kurumsal zero trust mimarisi, birbirleriyle entegre çalışan çeşitli teknoloji bileşenlerinden oluşur:


Kimlik ve Erişim Yönetimi (IAM): Zero trust mimarisinin temel taşı olan IAM sistemleri, kullanıcı kimliklerini doğrular ve erişim yetkilerini yönetir. Modern IAM çözümleri, tek oturum açma (SSO), çoklu faktör kimlik doğrulama (MFA) ve risk tabanlı kimlik doğrulama özelliklerini içerir.


Çoklu Faktör Kimlik Doğrulama (MFA): MFA, kullanıcıların kimliklerini doğrulamak için birden fazla doğrulama faktörü kullanır. Bu faktörler arasında şifreler, SMS kodları, mobil uygulama bildirimleri, biyometrik veriler ve donanım token'ları yer alır.


Cihaz Güvenliği ve Endpoint Protection: Zero trust modelinde, tüm cihazlar potansiyel güvenlik riski olarak değerlendirilir. Endpoint Detection and Response (EDR) çözümleri, cihazları sürekli izler ve anormal davranışları tespit eder.


Ağ Segmentasyonu ve Mikro-Segmentasyon: Ağ trafiği, küçük güvenlik bölgelerine ayrılır ve her bölge arasındaki iletişim kontrol edilir. Software-Defined Perimeter (SDP) teknolojileri, dinamik ağ segmentasyonu sağlar.


Veri Şifreleme ve Koruma: Tüm veriler, hem aktarım sırasında hem de depolama aşamasında şifrelenir. Data Loss Prevention (DLP) çözümleri, hassas verilerin yetkisiz erişimini ve transferini engeller.


Güvenlik Bilgileri ve Olay Yönetimi (SIEM): SIEM sistemleri, tüm güvenlik olaylarını toplar, analiz eder ve korelasyon kurar. Bu sistemler, zero trust mimarisinin sürekli izleme gereksinimini karşılar.


Kullanıcı ve Varlık Davranış Analizi (UEBA): UEBA çözümleri, kullanıcı ve sistem davranışlarını analiz ederek anormal aktiviteleri tespit eder. Makine öğrenmesi algoritmaları, normal davranış kalıplarını öğrenir ve sapmalarını belirler.



Kurumsal Zero Trust Uygulama Stratejisi 


Zero trust mimarisinin başarılı bir şekilde uygulanması, kapsamlı bir strateji ve aşamalı yaklaşım gerektirir:


Mevcut Durum Analizi: İlk adım, şirketin mevcut güvenlik durumunu kapsamlı olarak değerlendirmektir. Bu analiz, tüm varlıkların (kullanıcılar, cihazlar, uygulamalar, veriler) envanterini çıkarmayı, mevcut güvenlik kontrollerini değerlendirmeyi ve risk alanlarını belirlemeyi içerir.


Kritik Varlıkların Belirlenmesi: Şirketin en kritik varlıkları (crown jewels) belirlenir ve bu varlıklar için öncelikli koruma stratejileri geliştirilir. Bu varlıklar genellikle müşteri verileri, fikri mülkiyet, finansal bilgiler ve operasyonel sistemlerdir.


Pilot Proje Seçimi: Zero trust uygulaması, küçük bir pilot proje ile başlamalıdır. Bu proje, şirketin en kritik ancak yönetilebilir bir bölümünü kapsamalıdır. Pilot projenin başarısı, organizasyonun geri kalanına yayılım için temel oluşturur.


Teknoloji Altyapısının Hazırlanması: Zero trust mimarisi için gerekli teknoloji bileşenleri belirlenir ve mevcut altyapı ile entegrasyonu planlanır. Bu süreç, IAM sistemlerinin modernizasyonu, ağ segmentasyonu araçlarının kurulumu ve güvenlik izleme sistemlerinin geliştirilmesini içerir.


Politika ve Prosedür Geliştirme: Zero trust prensiplerine uygun güvenlik politikaları ve operasyonel prosedürler geliştirilir. Bu politikalar, erişim kontrolleri, veri sınıflandırması, olay müdahale süreçleri ve uyumluluk gereksinimlerini kapsar.


Personel Eğitimi ve Farkındalık: Zero trust mimarisinin başarısı, personelin bu yeni yaklaşımı benimsemesine bağlıdır. Kapsamlı eğitim programları, farkındalık kampanyaları ve sürekli bilgilendirme aktiviteleri düzenlenir.


Aşamalı Genişletme: Pilot projenin başarılı tamamlanmasının ardından, zero trust mimarisi aşamalı olarak şirketin diğer bölümlerine genişletilir. Bu genişletme süreci, her aşamada öğrenilen dersleri içerir ve sürekli iyileştirme yaklaşımını benimser.


Sürekli İyileştirme ve Optimizasyon: Zero trust mimarisi, statik bir güvenlik modeli değildir. Sürekli izleme, değerlendirme ve iyileştirme süreçleri ile güvenlik duruşu geliştirilir. Yeni tehditler, teknolojiler ve iş gereksinimleri doğrultusunda model güncellenir.


KVKK ve Yasal Uyumluluk


Türkiye'deki şirketler için zero trust mimarisinin uygulanması, KVKK ve diğer yasal düzenlemelerle uyumlu olmalıdır:


KVKK Uyumluluk Gereksinimleri: KVKK'nın 12. maddesi, veri sorumlusunun kişisel verileri korumak için uygun teknik ve idari tedbirleri almasını zorunlu kılar. Zero trust mimarisi, bu gereksinimleri karşılamak için etkili bir çerçeve sunar:


  • Veri Minimizasyonu: Zero trust'ın "en az ayrıcalık" prensibi, KVKK'nın veri minimizasyonu ilkesiyle uyumludur

  • Erişim Kontrolü: Kişisel verilere erişim, yalnızca yetkili personel tarafından ve iş gereksinimleri çerçevesinde sağlanır

  • Veri Güvenliği: Şifreleme, tokenizasyon ve diğer güvenlik teknolojileri ile kişisel veriler korunur

  • İzlenebilirlik: Tüm veri erişimleri kayıt altına alınır ve denetlenebilir


Sektörel Düzenlemeler: Farklı sektörlerdeki şirketler, sektöre özgü düzenlemelere de uyum sağlamalıdır:


  • Bankacılık: BDDK'nın siber güvenlik yönetmeliği, bankaların gelişmiş güvenlik mimarileri kurmasını gerektirir

  • Sağlık: Hasta verilerinin korunması için özel güvenlik önlemleri alınmalıdır

  • Enerji: Kritik altyapı koruma düzenlemeleri, enerji şirketlerini gelişmiş güvenlik mimarilerine yönlendirir


Veri Lokalizasyonu: Türkiye'deki bazı düzenlemeler, kritik verilerin yurt içinde saklanmasını gerektirir. Zero trust mimarisi, bu gereksinimleri karşılayacak şekilde tasarlanmalıdır.


Sektörel Case Study'ler


Bankacılık Sektörü Case Study:

Türkiye'nin önde gelen özel bankalarından biri, artan siber saldırılar ve BDDK düzenlemeleri nedeniyle zero trust mimarisine geçiş yapmıştır. Proje, üç aşamada gerçekleştirilmiştir:


Birinci Aşama - Kritik Sistemlerin Korunması: Banka, öncelikle core banking sistemleri ve müşteri veritabanları için zero trust kontrollerini uygulamıştır. Tüm erişimler çoklu faktör kimlik doğrulaması gerektirecek şekilde yapılandırılmış, privileged access management (PAM) çözümleri devreye alınmıştır.


İkinci Aşama - Şube ve ATM Ağının Güvenliği: Bankanın 500+ şubesi ve 2000+ ATM'si için mikro-segmentasyon uygulanmıştır. Her şube ve ATM, ayrı güvenlik bölgesi olarak tanımlanmış, merkezi sistemlere erişim sıkı kontroller altına alınmıştır.


Üçüncü Aşama - Mobil ve İnternet Bankacılığı: Müşteri kanalları için risk tabanlı kimlik doğrulama sistemleri kurulmuştur. Kullanıcı davranış analizi ile şüpheli işlemler otomatik olarak tespit edilmekte ve ek doğrulama adımları devreye girmektedir.


Sonuçlar: Güvenlik olaylarında %85 azalma, uyumluluk skorunda %40 artış, operasyonel verimlilik artışı.


Sağlık Sektörü Case Study:

İstanbul'da faaliyet gösteren özel hastane grubu, hasta verilerinin korunması ve KVKK uyumluluğu için zero trust mimarisini uygulamıştır:


Hasta Veri Koruma: Tüm hasta verileri tokenizasyon ile korunmakta, erişim yalnızca tedavi sürecinde yer alan sağlık personeline verilmektedir. Veri erişimleri hasta bazında loglanmakta ve denetlenmektedir.


Tıbbi Cihaz Güvenliği: Hastanedeki 500+ tıbbi cihaz için ayrı ağ segmentleri oluşturulmuş, her cihazın iletişimi sürekli izlenmektedir. Cihaz kimlik doğrulama sistemleri ile yetkisiz erişimler engellenmektedir.


Uzaktan Erişim: Doktorların hastane dışından hasta verilerine güvenli erişimi için VPN-less zero trust çözümleri uygulanmıştır. Erişim, cihaz durumu, lokasyon ve risk faktörlerine göre dinamik olarak kontrol edilmektedir.


Finans ve Sigorta Sektörü Case Study:

Türkiye'nin büyük sigorta şirketlerinden biri, dijital dönüşüm sürecinde zero trust mimarisini benimsemiştir:


Müşteri Portal Güvenliği: Online sigorta platformu için adaptive authentication sistemleri kurulmuştur. Müşteri davranış analizi ile risk skorları hesaplanmakta, yüksek riskli işlemler için ek doğrulama adımları devreye girmektedir.


Acente Ağı Güvenliği: 1000+ acentenin şirket sistemlerine erişimi zero trust prensipleriyle yeniden düzenlenmiştir. Her acente için ayrı erişim politikaları tanımlanmış, yetkiler iş gereksinimlerine göre sınırlandırılmıştır.


Veri Analitik Güvenliği: Büyük veri analitik platformları için veri sınıflandırması ve erişim kontrolü uygulanmıştır. Hassas müşteri verileri, yalnızca yetkili analitik ekipleri tarafından anonimleştirilmiş formatta kullanılabilmektedir.


DORABASE Zero Trust Çözümleri 


DORABASE, 17 yıllık deneyimi ve kapsamlı teknoloji portföyü ile Türk şirketlerine end-to-end zero trust çözümleri sunmaktadır:


Kurumsal Bulut Güvenliği: DORABASE'in bulut güvenlik çözümleri, zero trust mimarisinin temel bileşenlerini içerir. Cloud Access Security Broker (CASB) teknolojileri ile bulut uygulamalarına erişim kontrol edilir, veri kaybı önleme (DLP) çözümleri ile hassas veriler korunur.


Ağ Güvenliği ve Segmentasyon: DORABASE'in gelişmiş ağ güvenlik çözümleri, mikro-segmentasyon ve software-defined perimeter (SDP) teknolojilerini içerir. Şirketlerin ağ altyapıları, zero trust prensiplerine uygun olarak yeniden tasarlanır.


Kimlik ve Erişim Yönetimi: DORABASE, modern IAM çözümleri ile şirketlerin kimlik yönetimi süreçlerini modernize eder. Single Sign-On (SSO), çoklu faktör kimlik doğrulama (MFA) ve privileged access management (PAM) çözümleri entegre edilir.


Güvenlik İzleme ve Analiz: DORABASE'in Security Operations Center (SOC) hizmetleri, 7/24 güvenlik izleme ve olay müdahale kapasitesi sağlar. SIEM ve SOAR teknolojileri ile güvenlik olayları otomatik olarak tespit edilir ve müdahale edilir.


Managed Security Services: DORABASE'in yönetilen güvenlik hizmetleri, şirketlerin zero trust mimarisini operasyonel olarak yönetmesini sağlar. Uzman güvenlik ekipleri, sürekli izleme, analiz ve iyileştirme hizmetleri sunar.


Uyumluluk ve Danışmanlık: DORABASE'in siber güvenlik uzmanları, şirketlerin KVKK ve sektörel düzenlemelere uyumunu sağlamak için danışmanlık hizmetleri verir. Risk değerlendirmesi, güvenlik politikası geliştirme ve denetim desteği sağlanır.


Türk Pazarına Özel Çözümler: DORABASE, Türk şirketlerinin özel gereksinimlerini anlayan yerel bir teknoloji partneridir. Yasal düzenlemeler, kültürel faktörler ve operasyonel gereksinimler dikkate alınarak özelleştirilmiş çözümler geliştirilir.


Uygulama Roadmap'i ve Sonuç


Zero trust mimarisinin başarılı uygulanması için aşağıdaki roadmap önerilmektedir:


0-3 Ay - Hazırlık ve Planlama:

  • Mevcut durum analizi ve risk değerlendirmesi

  • Kritik varlıkların belirlenmesi ve önceliklendirme

  • Pilot proje kapsamının tanımlanması

  • Teknoloji partneri seçimi ve proje ekibinin oluşturulması


3-6 Ay - Pilot Uygulama:

  • Seçilen pilot alan için zero trust kontrollerinin uygulanması

  • IAM sistemlerinin modernizasyonu

  • Temel güvenlik izleme sistemlerinin kurulması

  • Personel eğitimi ve farkındalık programlarının başlatılması


6-12 Ay - Genişletme:

  • Pilot projenin değerlendirilmesi ve öğrenilen derslerin uygulanması

  • Zero trust mimarisinin kritik sistemlere genişletilmesi

  • Gelişmiş güvenlik analitik ve otomasyonun devreye alınması

  • Uyumluluk süreçlerinin entegrasyonu


12-18 Ay - Optimizasyon:

  • Tüm kurumsal sistemlerin zero trust mimarisine entegrasyonu

  • Sürekli izleme ve iyileştirme süreçlerinin olgunlaştırılması

  • Gelişmiş tehdit avcılığı ve proaktif güvenlik kapasitelerinin geliştirilmesi


18+ Ay - Sürekli İyileştirme:

  • Zero trust mimarisinin sürekli evrim geçirmesi

  • Yeni teknolojilerin entegrasyonu

  • Gelişen tehdit ortamına adaptasyon


Kurumsal zero trust mimarisi, günümüzün karmaşık siber tehdit ortamında şirketlerin hayatta kalabilmesi için kritik bir gereksinimdir. Türk şirketleri, artan siber saldırılar, yasal düzenlemeler ve dijital dönüşüm süreçleri nedeniyle bu mimariye geçiş yapmak zorundadır.


Zero trust'ın başarılı uygulanması, teknoloji, süreç ve insan faktörlerinin bir arada ele alınmasını gerektirir. Şirketler, bu dönüşümü aşamalı olarak gerçekleştirmeli, pilot projelerle başlayarak organizasyon geneline yaymalıdır.


DORABASE gibi deneyimli teknoloji partnerlerinin desteği, bu karmaşık dönüşüm sürecinin başarılı olmasında kritik rol oynar. 17 yıllık deneyimi, kapsamlı teknoloji portföyü ve Türk pazarına özel çözümleri ile DORABASE, şirketlerin zero trust yolculuğunda güvenilir bir partner olmaktadır.


DORABASE ile Zero Trust Güvenlik Mimarinizi Güçlendirin!


Şirketinizin siber güvenlik duruşunu bir üst seviyeye taşımak için DORABASE'in uzman ekibi ile iletişime geçin. Köklü deneyimimiz ve kapsamlı teknoloji portföyümüz ile zero trust mimarinizi tasarlıyor, uyguluyoruz ve yönetiyoruz.   


 
 
 

Commentaires


bottom of page